BİR ÖMRÜN DURAĞINDA KALAN
Benden bahset, yeni doğan her güneşe akşam, az önce batan güneşe de
bahset benden
bir kuşun dala nasıl konduğuna
turnanın süzülüşüne
ceylanın suya nasıl indiğine
benden bahset
Ölü denizimizin kenarında yüreğime koy yapan yelkenlilere, rıhtımdaki çocuğa
istersen bi bahset benden
istersen...
gözlerinin yangınına, içindeki renklere
bir dal sahiline, yokuşuna, mercan maviliğine dalıp dalıp süzül zerreme amma
bi bahset benden.
Celali sevmelere dalıp dalıp uzaklara gitmenin manası nedir?
benden bahset
diyecekler
-'ay karanlık'
dalıp dalıp uzaklanma manası nedir? yelkenine dokun kirpiklerinin ucuyla..
benden bahsedecekler uzun uzun...
haydi şimdi süzül dünyasına ömrün
orda bir ben olacak, benliği ömrünün kafesinde bülbüllenen
bülbüle benden bahset
kırık dallarda söylediği her seste bir ben bahsi geçmiştir
bülbülün küllerinde
ama sen yine de benden bahset n'olur ...
Üzerine akşam çökmüş bir şehre gir
sokak başındaki karanfil satan kadınlara
benden bahset
-üşüyoruz diyeceklerdir sana
fuzuli bir ömür geçti de heybemizden, dahasını göremedik...
uğramadık çiçekçi kadınlar kalmasın, tekrar tekrar benden bahset!
-hangi çiçek kaldı ki satamadığımız!
hepsini sattık da üşüyoruz yine de diyeceklerdir sana...
bahsi geçmişse benim o şehre girişim
çiçekçi kadınlar erken dönmüşlerdir evlerine
üşüyorlarsa, evlerine erken dönmediklerindendir
Kalmışsa, benden bir böcük'e söyleyecek
orda dur, benden bahset usul usul ...
gece dinmeden, ben sende olduğum mühlet…
Öyle durgun yılgın sessizliğin ardından bıraktığın esmer bakışların
bir baharı güz etti, geçti ömrümün sahrasından
yığın yılgın sessizliği kalmışsa düşlerimin sende
kulağına in
benden bahset
Celallenme, haberi gelecektir gönlümün sahrasındaki denizin uğultusu
her baharda sana açacaktır içimde çiçek tohumları
sahrayı ömrüm virandı, gözlerini görmeden
kokunu almadan, tenin tenimde değilken
şimdi bir başka bahar, bir başka yaz oldu içim
sen güldün ben bahsi oldu diye
Üşüyordum, sabah her uyandığım da
deniz koyacaktım adını, içimdeki denizine benden bahset
alıp götürmen gerektiği bir volkan vardı içimde, yanıyordu ha böyle sana
üfle dinsin gözlerindeki buzlar, elindeki cüzzam, resmindeki ırak
bir sen kal birde bendeki sen
bendeki ben sendeki ben
ve
Kalmışsa, benden bir öcük'e söyleyecek
orda dur, benden bahset usul usul ...
Gece dinmeden, ben sende olduğum mühlet
