Sanayileşme ve kentlerdeki nüfus yoğunlukları, çevre sorunlarının artmasına sebep olmuştur. Bütün ülkelerin ortak sorunu haline gelen çevre kirlenmesi, günümüzde insan sağlığını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Ölümlere neden olan solunum yolu hastalıklarının çoğu çevre kirliliği sonucunda olmaktadır.
Kanalizasyon attıkları, spreyler, yakıtlarla ortaya çıkan dumanlar, petrol ve ilaç atıkları, plastik ürünler, suni gübreler ve çöpler, çevre kirlenmesine sebep olan en önemli etkenlerdendir.
Çevre kirlenmesini, insanın doğaya verdiği zarar olarak da tanımlayabiliriz. Doğanın korunmasını ve tahribatının engellenmesi zorunludur. Gelecek nesillere iyi bir çevre bırakmak için kirlenmeleri mutlaka önlemek, yeşil alanları koruyup çoğaltmak gerekir. Bilinçsizce sağa sola attığımız plastik ürünlerin doğada 400 yıl kadar çürümeden kalabildiğini söylersek, karşı karşıya kaldığımız tehlikenin boyutlarını biraz olsun anlayabiliriz.
Mehmet Emin Korkmaz sözlerine devamla; Bitlis'in merkezinden geçen ve çöplük yuvasına dönen Bitlis deresinin kirliliği ciddi boyutlara ulaşmış, özelikle yaz aylarında Bitlis şehir merkezinde kokudan durulamaz hale gelmiştir.
Bir zamanlar şehre ayrı bir güzellik katan Bitlis Deresinin çöplük haline gelmesi, kanalizasyon sularının dereye akması acıdır ki eski ihtişamından eser bırakmamıştır.
Dereyi kirletmenin alışkanlık haline geldiği Bitlis'te vatandaşta da duyarsızlık başlamış, şehrin merkezine güzellik katacağı yerde, koku ve hastalık yaymaya başlamıştır.
Sayın Valimizin talimatları Bitlis deresinin temizliği için topyekûn seferberlik başlatılmış durumdadır. Başlatmış olduğumuz bu projemizle birlikte Bitlis esnafında ve Bitlis'te yaşayan vatandaşlarda çevreye karşı bir duyarlılık oluşturulacak, Bitlis deresinin korunmasına yönelik herkesin daha bilinçli olması sağlanacaktır. Dedi.