Adaylar Yapmacık mı, Yaşanabilir Bir Toplum, Kutuplaşma

Hiçbir medeniyette veya yerleşim alanında, tam olarak homojen bir düzen göremezsiniz çünkü insanlar ve yerler, birbirinin aynısı olarak değil, tamamlayıcısı olarak yaratılmışlardır. İşte tam bu minvalde Türkiye de kozmopolit bir ülke ve bir saat öncesi bir saat öncesini tutmayan bir gündemi, algı yaratıcılığı olarak mesafe kat etmiş bir durumda.

Şu anda içinde bulunduğumuz durum, seçim gündemine yoğunlaşmış ve seçimlerin yapılacağı saate kadar devam edecek olan bir heyecan ile yolunda ilerlemiş olacaktır. Partiler ve adaylar artık iyice meydanlarda boy göstermeye başladılar, teker teker hatta gerekirse menfi olarak, insanların ayağına giderek, ellerini sıkmak ve hal hatırlarını sorma gereği duyuyorlar. Tabi ki bu seçimin olmazsa olmazıdır.

Her ne kadar hepsi olmazsa da, seçimlerden sonra yapılması gerekeni, seçimlerden önce yaparak, halktan destek istemekteler, umarız ki bu seçimden sonra, bu tabular yıkılır ve artık milletvekilleri, milletin vekaletini aldığını düşünerek, insanlarla teker teker tokalaşarak, hep dertlerini dinlerler ki olması gereken de budur.

Şu anda aslında sosyolojik tabanda en önemli sorun: Ne ekonomi, ne işsizlik nede başka bir şey. En önemli sorun kutuplaşma olarak görünüyor, çünkü konjonktüre göre ya bizdensin ya onlardan, algısı ortaya çıkmış, hiçbir halimize tahammülümüz kalmamış. Aslında bu durumdan nemalanmayanlar yok değil ama bu çok tehlikeli bir durumdur. Eğer siz iktidar olursunuz ya da barajı aşarsınız ya da muhalefet olursunuz ya da olamazsınız amma diğer geriye kalan kişilerin, sizi kabullenmesi lazım, bu da meşru zeminde toplumun rahatlığını sağlar.

Şu anda hangi parti ya da adaya bakarsanız bakın, diğer parti ya da adaya hiçte uygun olmayan üslup ile yüklenmeyi doğru olarak görüyor. Eğer sizin desteklediğiniz partiyi biri yüceltiyorsa, ona, methiyeler diziyor ama saydırıyorsa da onu, topa tutuyoruz. En önemli örneği ise sosyal medya da özellikle, C.BAŞKANI'NA bile hakaretler ve küfürler edilerek adeta toplumun gerilmesini sağlamış kitleler bulunmakta…

En çok tartışılan konulardan birisi: HDP'nin din ile ilgili görüşleri. Siz o açıklamaları doğru ya da yanlış buluyor olabilirsiniz ama en azından toplumun o yönlerden düşünmesini ve araştırmasını sağladı. Aynı şekilde, AK parti de, yeniden reform süreci ile bir çok yönde, yeniliğe kapı aralayarak, sistemsel sorunları açığa çıkardı.

Evet şu anda sistemsel sorunlar ile uğraşılmakta en iyi ve adil sistemin veya düzenin nasıl sağlanacağını kurmamız gerekir zira yüce yaradan biz birbirimize zulüm edelim diye yaratmamıştır. Şu anda ölülerin ve ölü olarak tabir edeceğimiz sistemler ile yönetilip, savunuculuğunu yapmaktayız. Eğer siz, düzeni veya yaşanabilir bir sistem kurmazsanız, vaat edeceğiniz bütün şeyler, boşa gitmiş olacaktır. Önce düzeni ya da sistemi kurmanız lazım, daha sonra yapacağınız şeylerin o, düzene uyarlamanız lazım ve yaşanabilir bir toplum çıkartarak, vaatlerinizi gerçekleştirebilirsiniz.

Bilgi olmadan fikir yürütmek cahilliktir, eğer hasta varsa, eczaneyi göstererek iyileştiremezsiniz. Sizin teşhis koyup, ilacı yapıp, hastaya içirerek ayağa kaldırmanız lazım, İşte, siyaset ve uygulamanız gereken düzen de böyle olması lazım. Bunu da gerçekleştirecek yegane düzen adil düzendir, hakikat düzenidir.Yerinde yönetim, hakemlik sistemi, faizsiz karşılıksız para, zina değil evliliğin, teşviki, çalışana, emeğe kredi sistemi gibi, alt yapısı olan bir sistem, bu sistemin teferruatlı şekilde anlatılarak yeniden yaşanabilir bir Türkiye kurulabilir bu da bizim elimizde…

NOT: Dost umursamaz, felek acımasız, dünya karışık. Dert çok, dert ortağı yok, düşman güçlü, talihim ise aciz.

NOT: Samimiyetle 6 ilçe, 297 köy, 16445 öğrenciye köy köy, okul okul tiyatro projesi ile binlerce gülümseyen, minik gözler için proje geliştirip, uygulayan ve temiz, saf, yürekli çocuklarla olduğunuz için: BİSAD yüreklileri: İnsanlığın ölmediğini bir daha gösterdiniz...HELAL OLSUN...