Barışa Ramak Var Ama...!

Türkiye, yine büyük bir yol ayrımına geldi. Yollardan biri barış ve huzur yolu, diğeri ise savaş ve kaos yolu… Barış süreci provokasyonlarla ve çok sancılı başladı. Barış sürecinin daha başındayken taraflar birbirlerini bu süreçte dik durmaya ve provokasyonlara gelmemesi için uyarmıştı ama her iki tarafın kendisi provokasyon nedeni oldu.

Tutanakların sızdırılması yine akıllara Oslo görüşmelerini getirdi. Malumunuz o görüşmenin tüm detayları deşifre edilmişti. Bana göre deşifre olayı her iki taraftan

Barış sürecine katkısı olacak herkes, bu taşın altına elini hatta gerekirse başını koymayı baştan kabul etmiş olmalıdır. Bu sürece katkı sunanlarda bunu toplumun başına kalkmamalıdır. Barış süreci şuanda rant olayına kilitlenmiş bir durumdadır. Şayet taraflar bu rant olayını çözebilirlerse barış çok yakındır diyebiliriz. Ama bizleri çok sancılı bir sürecin beklediğini de söylemeden geçemeyeceğim.

Toplumun herkesimi bu barış sürecini benimsemişken, akılları ceplerinde olan bazı rantçılar ise hala toplumu germe ve yanlış yönlendirme peşindedir. TBMM'nde son yaşananlar bunun en büyük ispatçısı…İki kelimeyi bir araya getiremeyen akılları gözlerinde olan bu bedbaht milletvekilleri sizce neye ve kime hizmet etmeye çalışıyorlar? Hükümetin yapmış olduğu hizmetleri vatandaşın başına kalkan ve sanki kendi özel çabası ile bu hizmetleri getirdiğini zan eden bedbaht vekillerde bir gün kayıp olup gidecektir ve hiç kimse isimlerini bile hatırlamayacaktır emin olunuz.

Barış elbet güzel bir olaydır, onurlu olursa; Barış elbet tatlıdır, şerefli olursa; Barış Allah'ın insanlara sunduğu en güzel duygulardan biridir. Bu barış sürecinde etkili rol alabilecekler, yine geri durursa ortalık çapulculara kalır ve asla barış gelmez. Bu ülke hepimize yetecek kadar büyük yeter ki eşit yaşam hakkı sağlansın… Barış kimsenin tekelinde değil ve olmayacaktır. Bu ülkede yaşayanlar tek bayrak altında eşit ve onurlu bir yaşam istiyor hepsi bu kadar. Bu süreçle birlikte Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'da acilen bir kalkınma ve seviyeyi eşitleme hamlesi başlatılmalıdır. Batıdakinin doğuluya, doğulunun batılıya bir üstünlüğü olmadığını hepimiz biliyoruz temel payda İNSAN olmalıdır.

NOT: 4-7 Nisan 2013 Tarihinde Ankara AKM' de ' Bitlis Günleri' düzenlenecektir.

Haftaya Görüşmek Dileği İle…