Bitlis’in yüksek rakımlı yaylalarında, zengin flora ve doğal yöntemlerle üretilen dünyaca ünlü karakovan balının hasadına devam ediliyor. Birkaç kez uluslararası ödüller kazanan bu bal, yerel üreticiler ve bal severler için önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Doğal ve organik üretim süreciyle dikkat çeken karakovan balı, söğüt dallarından yapılan ve kil ile gübreyle sıvanan özel kovanlarda üretiliyor. Bitlis, Türkiye’de en geç bal hasadının yapıldığı illerin başında gelirken, balın kalitesi bilimsel çalışmalarla da ön plana çıkıyor. Bu yıl kilogramı 1500 ile 2000 TL arasında satışa sunulan karakovan balına hem il merkezinden hem de ülke genelinden yoğun talep var.
Bitlis’in 2500 rakımlı yaylalarına ilkbaharda bırakılan kovanlarda arılar, binlerce bitki özünden topladıkları nektar ile bu benzersiz balı üretiyor. Dünya çapında kalitesi tescillenen Bitlis karakovan balı, hem yerel pazarda hem de ulusal düzeyde büyük ilgi görüyor.
Uzun ve yorucu uğraşlarla verilen emek, büyük sabırlarla beklenilen karakovan balında, bu yıl rekolte de kalitesi gibi yüksek.
Dededen babadan kalma arıcılık mesleğine devam ettiklerini ifade eden Bitlisli balcı Güven Güngördü, “Şu ana havalar soğuduğu için karakovan balının hasadına başladık. 2 bin 300 rakımlı bu yaylada karakovanlarımızı kesiyoruz. Karakovan balları ekim ve kasım aylarında hasat edilir. Çünkü bu balların soğuk alması lazım. Bitlis balı endemik bitkilerin çokluğundan dolayı çok kaliteli bir bal. Bitlis genelinin yüzde 72'si kıraç araziden oluşur. Bu nedenle bu araziler arıcılığa çok uygundur. Balımızın kaliteli olmasının sebeplerinden bir tanesi de prolin değerlerinin çok yüksek olmasıdır. Bitlis'te hangi balcı ulusal ve uluslararası yarışmalara katıldıysa hep ödül almıştır. Bu da Bitlis balının reklamı için bizlere iyi şekilde yansıyor. Bu sene rekoltemiz güzel. Kovan başı ortalama 7-8 kilo bal alıyoruz. Önceki yıllarda 3 ile 5 kilo ile sınırlıydı. Bitlis bölgesinde bu sene karakovan balında güzel bir hasat alacağımıza inanıyorum” dedi.