DERSİMDE AİLESİ KATLEDİLENLER JAPON'MUŞ

Adamda yürek olmalı, korkmamalı, "kulağımı çekerler, koltuğumdan ederler, ya bende yapmak isterdim ama parti politikası böyle" diyerek kıvırmamalı.

Aziz KOCAOĞLU ve heyetindeki siyasetçi bürokratlarla birlikte DİYARBAKIR'a bir gönül köprüsü kurdular. Çok sayıda önemli isim ile birlikte bölgeye gidip, Barışın ve kardeşliğin herşeyin üstünde olduğunu bir kez daha gösterdiler. Bu siyaset üstü girişimin karşısında gülümseyerek eğilmemek mümkün mü?

Tabi herzamanki gibi iş sorumluluk almaya dayandığında, burunlarını çıkarmaya cesaret edemeyen sünepeler, çıkıp Aziz beyi eleştirmekten de haya etmediler. Öyle ya onlar için insanların ne yaşadığının ne önemi var. 40 bin insan ölmüş umrundamı, tirilyon dolara yakın para harcanmış kimene. Milyonlarca insan göçe zorlanmış, büyük şehirlerde pis işlere girmiş, yuvalar dağılmış, köyler yakılmış önemlimi. O korkaklar için şehirde süslü laflarla siyaset yapmaya çalışmak, küpünü doldurmak, makamını korumak, çarkı çevirmek varken ne işi var taaa uzaklardaki şehirlerde. Öyleya soran olursa 'Parti politikası böyle, o yüzden bu işlere girmiyorum' demek gibi bir sığınak ta var. Eee gerisi kolay canım.

Dedimya adamda yürek olmalı, korkmamlı, kendisi de yeri geldimi karar alıp uygulayabilmeli. Çünkü söz konusu bir ülkenin milletin geleceği ve kaderi.

Düşünsenize hangi silah güzel olabilir kuru bir çiçekten. Hangi yumruk barış için sıkılabilir, Hangi çığlık bir gülümsemeden daha fazla huzur verir. hangi tokalaşan el tokatlaşan ellerden daha sert olabilir.

30 yıllık savaşı geride bırakmanın huzurunu yaşamak varken, savaştan korkmak yerine barıştan korkan bir düşünceyi şiddetle reddediyoruz. Bu korkaklıkların halkın nezdinde hiçbir değeri yoktur, düşünebilen her birey 'Konu insanı yaşatmaksa gerisi teferruattır' diyecektir.

Sanki kendisi Dersimli değilmiş de, Dersimde ailesi katledilenler Japon, Kimliği inkar edilenler de Fransız'mış gibi davranan ve kaderin Ana muhalefet liderliğine getirdiği birinin de bu barış sürecine katkı vermemek için sebepler bulmasını da şaşkınlıkla karşıladığımı bildirmek isterim.

CHP'de en genç il başkanı olarak görev yürüttüğümde, bu ülkenin kaderinin ve geleceğinin temintının CHP olacağın inanıyordum, şimdi ise bu süreç inancımda ciddi yaralar açmış durumd. Umarım 'insanı yaşat ki, devlet yaşasın' diyen ecdadın sözünün kitaplarda kalmaması gerektiğini birileri de anlar. Ve selam..