Askeri kariyeri boyunca üstlendiği görevler ve siyasi yaklaşımlarıyla tanınan Bitlis, Türk askerî tarihinde iz bırakmış bir isimdir. Aynı zamanda etnik ve kültürel çeşitliliğin korunması ve Türk-Kürt ilişkilerinin düzeltilmesine dair barışçıl duruşuyla da öne çıkmıştır.

Askeri Kariyer ve Başarıları

Eşref Turgut Bitlis, 1952 yılında Kara Harp Okulu'ndan mezun olarak askerî kariyerine başlamıştır. Polatlı Topçu Okulu'nu bitirerek Teğmen rütbesiyle mezun olmuş, daha sonra Kara Harp Akademisi'nde eğitimini tamamlamıştır. Bitlis, farklı rütbelerde çeşitli görevler üstlenmiş, Kara Harp Akademisi'nde başöğretmen olarak görev yapmış ve Kıbrıs Harekâtı sırasında Kıbrıs Türk Alayı Komutanı olarak atandığında Kıbrıs Yunan Alayı'nın imhasında etkin bir rol oynamıştır.

Kültürel ve Siyasi Duruşu

Eşref Turgut Bitlis, sadece askeri başarılarıyla değil, aynı zamanda siyasi ve kültürel duruşuyla da tanınmıştır. Kendisi, Türkiye'nin etnik ve kültürel çeşitliliğini koruma amacını taşıyan bir lider olarak bilinir. Ayrıca Türk-Kürt ilişkilerinin düzeltilmesi ve barışçıl yollarla çözüm arayışlarına olan desteğiyle de önemli bir rol üstlenmiştir.

Askeri kariyeri
1952 yılında Kara Harp Okulu'nu bitirdi, 1954 yılında Polatlı Topçu Okulu'nu bitirerek Teğmen rütbesi ile mezun oldu. 1966 yılında Kara Harp Akademisi'ni tamamladı. Almanya'da dil eğitimini tamamladıktan sonra 1969 yılında Türk Silahlı Kuvvetler Akademisi'nden mezun oldu. 1973 yılında Alman Harp Akademisi'ni tamamladı ve bir yıl Kara Harp Akademisi'nde başöğretmen olarak görev yaptı.

1974 yılında Kıbrıs Harekâtı sırasında Albay rütbesiyle Kıbrıs Türk Alayı Komutanlığına atandı. Bu alayın komutanlığını yaparken Kıbrıs Yunan Alayı imha edildi. 1978 yılında Tuğgeneral rütbesine terfi etti ve Bolu Komando Tugayı Komutanlığına atandı. 1982 yılında Tümgeneral rütbesine terfi etti ve Kıbrıs 28. Tümen Komutanı oldu. 1986 yılında Korgeneral rütbesine terfi etti. 1988 yılında Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı oldu. 1990 yılında Orgeneral rütbesine terfi etti ve Jandarma Genel Komutanlığı'na atandı.

Ölümü

Kuzey Irak'ta konuşlanmış durumda bulunan Çekiç Güç Kuvvetlerinin Türkiye'den ayrılması gerektiğini ve ABD'nin Kuzey Irak'ta oluşturmaya çalıştığı Kürt Devleti'nin Türkiye'nin zararına olduğunu söylüyordu. Bu nedenle Amerika Birleşik Devletleri büyükelçiliği tarafından birkaç defa hükûmete şikayet edildiği iddia edildi.

17 Aralık 1992 tarihinde Çekiç Güç'e bağlı Amerikan savaş uçakları, kendilerine bildirildiği halde Irak'ın Selahaddin kentine gitmekte olan Bitlis'in helikopterine taciz uçuşu yaptı ve helikopteri inişe zorladı. Komutanlığı döneminde JİTEM'in kurularak yargısız infazların yapılmasına ve itirafçılarla birlikte silah ve uyuşturucu kaçakçılığı yapılmasına karşı çıktığı da basına yansıdı.

Yine uçağının düşmesi sonucu vefat eden Eşref Bitlis, ölümünden 7 ay önce kendisini gelecekte genelkurmay başkanı olarak görmek isteyen dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a yazdığı son mektupta Kürt sorununa ilişkin şöyle yazmıştır:

"Sayın Cumhurbaşkanım, Zatıaliniz bu olaya müdahil olmalı, aksi takdirde bölgede sonu alınamayacak ciddi risk ve tehditlerle karşı karşıya kalabiliriz."
(Eşref Bitlis'in Turgut Özal'a yazdığı 1993 tarihli mektubundan)

Ölümü hakkında komplo teorisi

7 Şubat 1993 tarihinde İncirlik Üssü'nden kalkan ABD uçaklarının, PKK'ya yardım dağıttığı" açıklamasını yaptıktan sonra 17 Şubat 1993 tarihinde içinde bulunduğu Beechcraft B200 King Air tipi uçağın henüz aydınlanamayan nedenlerle düşmesi sonucu öldü.

Kazanın ardından olay yerinde inceleme yapan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş uçağın düşüş sebebinin buzlanma ve pilotaj hatasını olduğunu söylemiş, ertesi gün Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada hiçbir bilirkişi ve teknik raporun olmadığı açıklandı.


Kara Havacılık Okulu Komutanı Tuğgeneral Armağan Kuloğlu tarafından kazadan yarım saat sonra hazırlanan bilirkişi raporunda genelkurmay açıklamasını tekrarlamıştır.

Editör: GÜLİSTAN ÇELEBİ