Soğuk savaşın süratle devam ettiği 70'lerde 'güvenlik hizmetleri ile ilgili inceleme ve araştırma' yapmak üzere Amerika'ya gitti! İleride önemli bir ismi olacağı belli olmuştu! Daha sonraki yıllarda kendisiyle ilgili 'GLADYO EĞİTİMİ ALDI' iddiaları ciddi olarak ortaya atıldı. Münhasıran kendisi bu iddiaları yalanlama gereği duymadı. 1978 de Erzurum'a VALİ olarak atandığında Kürt kökenli insanlarımıza üçüncü sınıf vatandaş muamelesi yaptı, biz Kürtlere hor gözle bakardı. Devlet adına Kürt kökenli vatandaşımızın yanında olmazdı. Bilvasıta 1980 askeri dönem öncesinde İstanbul Emniyet Müdürü oldu. Cuntanın başı Kenen Evren'inde yakın akrabasıydı.
Kozakçıoğlu OHAL'in ilk valisi olarak bir döneme damgasını kanla vurdu. Mehmet Ağar ve Ünal Erkan onun en yakın arkadaşlarıydı. Aynı zamanda kendisi yakın tarihin derin kara kutusuydu. 'Yargısız infazlarda İstanbul'unun valisiydi. Zimmetine para geçirme davasında uzun süre gündem konusu olmuştu. Adı yolsuzluğa karıştığında o Mehmet Ağar ve Ünal Erkan'la birlikte zaman zaman korku ve dehşet salan bir 'güvenlik trio 'su olarak hep birlikte anıldı. Sonra 'siyasetçi' olarak bu trio DYP'de bir araya geldiler. Ama bu üçlünün arasını da 'hesaptaki para'' bozdu. Kozakçıoğlu, 'belgelerle' çıktığı bir basın toplantısında, kendisine yönelik suçlamaları ''Erkan ve Ağar'ın komplosu'' olarak tanımladı ve bu bağlamda Demirel'e selam yolladı. Demirel tarafından 'Paralar örtülü ödenekten teröre karşı mücadele için verilmiştir. Ancak ne için harcandığı açıklanırsa devlet sıkıntıya düşer' açıklamasıyla korundu.
Kozakçıoğlu faili meçhuller ve jitem konusunda epey bilgiye sahipti. Konuşması halinde çok kişinin canı yanardı. Bu nedenle 23. Mayıs 2013 tarihinde saat 01.30 sıralarında yatağına oturdu. Kendisine ait 9 milimetre çapında Smith Wesson tipi toplu tabanca ile kalbine tek kurşun sıkarak intihar etti.
İntihar, İslam`ın ve diğer mukaddes dinlerin haram kıldığı büyük günahlardan birisidir. Bir Müslümanın kendi kendisini öldürmesi, başka birisini öldürmesinden daha büyük bir cinayet ve günahtır. Bir hadîs-i şerîf`te şöyle buyurulur: 'Kendi kendini vuran kimse, Cehennem için vurmuş olur.' İntiharın büyük günah oluşunun sebeplerinden biri de, insanın kendini öldürmeye salahiyetli olmamasıdır.
Eceli gelmeden kimse ölmez. Her türlü ölüm, eceli gelerek, kaderiyle ölmektir. Yani intihar eden veya öldürülenin ömrü ortadan kesilmiş olmaz. O anda eceli gelmiştir, yani ömrü biterek ölmüştür. Her insanın bir tek eceli vardır. Bu bağlamda intihar ne sadece zenginin ne de fakirin sorunudur. Toplumun her kesiminde olmaktadır. Psikologların tespitlerine göre intihar eden bireyler kafaca hasta ve çok mutsuzdurlar.
Cevap arayan sorular.
Eğer Kozakçıoğlu psikolojik rahatsızlıklarından dolayı intihar etti ise, silah sesi aynı katta bir başka odada uyuyan eşi, alt katta kalan hizmetçisi ile kapıda bekleyen resmi polis memuru tarafından niçin duyulmadı?
Kozakçıoğlu'nun sır dolu ölümü olaydan tam 8 saat sonra ortaya çıktı. Smith Wesson tipi 3- 9 mm çaplı tabanca, fazla ses çıkarır. Buna rağmen 500 metre sonraki Emniyet Müdürlüğündeki görevli polis memurları silah sesini neden bir türlü duymadı? Kozakçıoğlu 2 yakın korumasını akşam niçin evlerine gönderdi? Eğer psikolojik 'men hiçbir rahatsızlığı olmayan Kozakçıoğlu intihar ettiyse, neden geride bir not bırakmadı?
Savcılık raporlarına göre, Kozakçıoğlu, eşi ile kendi odası arasındaki iki kapıyı da kilitlemiş. Kim bilir onun eşi bu durumu niçin fark etmedi? Eşi, gece lavaboya kalktığında Kozakçıoğlu'nu merak ederek odasını neden kontrol etmedi? Karısı kapıyı açmak yerine neden kendisi içeri girmeyip polise ve oğluna haber verdi? Ailesi ve korumaları, varsa intihar belirtilerini neden göremedi? İntihar edecek kişi bakkala, 'Yarın sabah bana süt getirir misin? Sütlaç yapacağım' der mi?
Faili meçhuller ve jitem konusunda epey bilgiye sahipti. Konuşması halinde çok kişinin canı yanardı. Bu nedenle ortadan kaldırılmış olma ihtimali üzerinde ciddiyetle durulmalıdır.