Bu yazımızın birincisinde Müslüman kadının şahsiyetini ifsad edilmeye yönelik bir takım zararlı etkenlere değinmiş bilhassa yabancı ideolojilerin kadına sunmuş olduğu hayat modeliyle Müslüman kadınların nasıl şahsiyetlerinden uzaklaştıklarını ve bu dış etkenlerin Müslüman toplumları nasıl tahrip ettiğini kısaca örneklemelerde bulunarak vermeye çalışmıştık. Bu yazımızda onun bir devam niteliği olup Müslüman kadınların en hayırlıları olan, örnek şahsiyetleriyle bütün dünya kadınlarının en üstünü olup Peygamber eşleri ve kızlarından örnekler vererek Müslüman bir kadının nasıl bir şahsiyete bürünmeleri, nasıl bir duruş sergilemeleri gerekir kısaca örneklemelerde bulunacağız.
Rabbim faydalı kılsın.
Son dönemlerde batının kullanmış olduğu, Müslüman kadının kişilik ve kimliğini yok etme, bozulma ve ifsat etmeye yönelik fikir emperyalizmin sunmuş olduğu modernleşme, özgürleşme, sosyalleşme gibi etkilimlerle bu gün Müslüman kadının şahsiyetindeki ifsad edilmede gelindiği nokta onların bu dış etkenlerden nasıl etkilendiğinin en bariz bir göstergesi. Bilhassa tesettürde yaşanan yozlaşmayla, hellal haram gözetmeksizin toplumda aktif bir rol üstlenmeye çalışmaları ve üniversite hayatının getirdiği yenilikçi ve özgür fikirlerin rüzgarına kapılan genç kızlarımız her geçen gün Müslüman kimliğini yitirmektedirler.
Bir gün, batının kokuşmuş fikirlerine kapılan, açık saçık bir bayan necip fazıl Kısakürek ile bir tartışmaya girmiştir Kadın çağdaşlık adına avrupadan modeller sunuyordu. Necip Fazıl 'Yani islam avrupadan gelse Müslüman olacaksınız' demiş. Hakikaten Müslümanların bu günkü durumu Necip Fazıl'ın bu güzel sözünü çok iyi resimlemektedir.
Müslüman kadınları ve kızları şahsiyetlerini kurandan alacakları hayat modeliyle şekillendirmesi gerek, avrupanın, amerikanın, Fransızların sunmuş olduğu hayat modelini değil. Müslüman kadınların her zaman bir duruşu olmalı, kişiliği ve kimliği onu kim olduğunu göstermelidir. Model alacağı kadın şu veya bu kadın değil, şahsiyetleriyle adlarını altın harflerle tarihe yazdıran Hz. Hatice, Ayşe, Fatıma, Meryem olmalı.
Örnek alacaksan işte sana mekkenin en şahsiyetli, en şerefli, en erdemli ve vefa sahibi bir kadın, Hz. Hatice! Ondan daha güzel bir örnek olabilir mi? Kocasının davasına ilk inanan kişi, herkes onu yalanlarken zulüm ve işkencelerle en büyük hakaretleri yaparken, o vefalı kadın en samimi duygularla eşini tasdik etmiş, ona bağlılık ve teslimiyetini bir ömür boyu canı ve malıyla islama hizmetle göstermiştir. Onun sabırlı ve şefkatli yüreği, ayrıca maddi ve manevi fedakarlıkları, islamın serpilip gelişmesinde paha biçilmez katkıları olmuştur. Onun eşine gösterdiği destek ve anlayış islamın toplumsal, ekonomik ve siyasi yükseliş arasında doğrudan katkısı olmuştur. Bu derece vefalı eşi hakkında efendimiz(s.a.v) 'Allah Hatice den daha hayırlısını bana vermemiştir. Halk küfür içinde beni yalanlarken o, beni doğruladı ve iman etti. ' Buyurarak Onun bu teslimiyeti bir ömür boyu efendimizin onu yad etmesine neden olmuştur.
Tarihte eşine ender rastlanan bir kadın daha! Peygamber kızı Hz. Fatıma! Bir utanç vesilesi bir yüz karası sayılan ve diri diri toprağa gömülen kız çocuklarının erkekler karşısında şahlanış örneği. İnsanlık için ideal kadın onun şahsında hayat buldu. En sevgili evlad en sevgili eş, anne ve kadındı. Babasından öyle bir saygı ve sevgi gördü ki adeta cahiliye erkeklerin karşısında yükselişin ifadesiydi.
Ve yine tarihte eşine ender rastlanan kadın şahsiyetlerden bir tanesi de Hz Aişe Peygamber evinde vahiyler, ayetler, devrimler savaşlar ve barışlarla yoğrulmuş bir kadın. İnsanlığı aydınlatan disiplin ve prensipleri kaynağından öğrenmiş ve adeta bir vahiy muallimliğini yapmış ve böylece müminlerin annesi unvanını taşımaya hak kazanmış bir kadın. Sahip olduğu kuvvetli hafızası, zekası, ahlakı, alim ve şair kişiliği onu gönümüz kadını için en ideal örnek kadın şahsiyetlerden biri haline getirmiştir. İnce nükteler ve keskin zekası ile efendimize güldürmüş Onun, zorlu ve çetin mücadelesinde en büyük destekçisi olmuştur. İnsanları uçurumlara sürükleyen ihtirastan, gururdan bencillikten ve geçici dünya malına meyletmekten uzak başta ilahi aşk, insanlara sevgi ve merhamet duyguları ile dopdolu bir hayat yaşamıştır. Geleceğin tüm insanlarına ve özelde Müslüman kadınlara ve annelere rehber olacak özelliklere sahipti.
Örnek alacaksak işte Meryemler, Zeynepler, Sümeyyeler, Asiyeler, adanmışlıklarda, cömertliklerde, vefa ve teslimiyetlerde azim, sebat, sabır ve takvada zirveyi yaşayan kadınlar. Eşinden şikayetçi, eşinden memnun olmayan, eşinin hayırsız ve kötü olduğunu söyleyen hanımlar! Neden asiyeye bakmazlar. Acaba eşleri firavundan dahamı kötü. Eşlerinin zülmü fravunun zülmünden dahamı beterki hemen en ufak bir sorunda boşanmaya koşuyor. Ailesine ayakta tutmak için azıcık çaba sarf etmiyor. Hasılı kelam dünyanın bir imtihan yeri olduğunu burada sefa sürmeye gelmediğimiz bu dünya hayatında elbet sıkıntıda olacak, zorlukta. ..
Rabbimiz onun yolundan onun göstermiş olduğu doğrulara, kuran ve sünnetle hayatımız inşa etmek temenni ve duasıyla…