Bölge

Narin Güran Cinayetinde Adli Tıp'ın Diş İzi Soruşturması Tamamlandı: Ağabey Enes'in kolundaki Diş İzleri Kimin?

8 yaşındaki Narin cinayeti soruşturmasında Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun incelemesi tamamlandı. Raporda diş izinin kimlik tanısı için elverişli olmadığı ifade edilirken ağabey Enes Güran'ın kolundaki izin, insan ısırığı ve kaybolma günü ile uyumlu olduğu tespit edildi.

Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma devam ediyor.

Arama çalışmalarının sürdüğü sırada gözaltına alınan ağabeyi Enes Güran'ın İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndaki daha önceki incelemelerinde, 30 Ağustos'ta ısırık izlerinin Narin'e ait olup olmadığı tespit edilememişti.

Savcılar, ağabey Enes Güran'ın kolundaki ısırık yarasının anneye ait olabileceği ihtimali üzerine anne Yüksel Güran'ı hastaneye sevk etmiş ve annenin ağız ve diş modeli alınmıştı.

KENDİ KENDİNİ ISIRDIĞINI İDDİA ETTİ

Enes Güran, kolundaki ısırığın olay yaşandıktan sonra acısını belli etmemek üzere kendisi tarafından yapıldığını öne sürmüştü.

ADLİ TIP RAPORU AÇIKLANDI

Adli Tıp 2. İhtisas Kurulu, 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'ndeki dere yatağında cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın ağabeyi Enes Güran'ın kolundaki ısırığa ilişkin raporu tamamladı.

NTV’NİN haberine göre; Raporda, 8 yaşındaki kızın ağabeyi Enes Güran ile annesi Yüksel Güran'a ait adli ve tıbbi belgeler, ağız ve diş ölçü modelleri ve kalıpları fotoğraf, video ve grafilerin birlikte değerlendirildiği belirtildi.

Enes Güran'ın sağ ön kolunda tarif ve tespit edilen yumuşak doku lezyonlarının lokalizasyonu, travmatik etkileri, rengi dikkate alındığında kuruldaki muayene tarihi olan 27 Ağustos itibarıyla gerçekleşme zamanının 3-6 günle (21-24 Ağustos) uyumlu olduğu aktarılan raporda, anılan lezyonların mor renkli, ark (yarım daire/hilalvari) görünümlü, bütünlük arz eden kesintisiz lezyonlar olup tipik diş izlerine ait kesici kenar ve derinlik gibi belirgin morfolojik özellikler içermediği, bununla birlikte mevcut lezyonların görünümü itibarıyla insan ısırık iziyle uyumlu olabileceği ifade edildi.

Söz konusu raporda, "Adli Tip Kurumu Adli Bilişim ihtisas Dairesi Ses ve Görüntü inceleme şubesinin raporu, Yüksel Güran'a ait olduğu bildirilen ağız ve diş ölçü modelleri, Enes Güran'ın diş ve çene muayenesi ile alınan diş izleri, Narin Güran'a ait panoramik grafi, otopsi verileri, skopi görüntüleri ve fotoğraflardan elde edilen diş ve çene bulguları hep birlikte değerlendirildiğinde Enes Güran'ın sağ ön kolundaki lezyonların Yüksel Güran, Enes Güran ve Narin Güran tarafından ısırılmak suretiyle meydana getirilmiş olabileceği ancak Cumhuriyet Başsavcılığınca sorulduğu üzere söz konusu lezyonların ABFO (American Board of Forensic Odontology) kriterlerine göre '5 sonuçsuz' kategorisinde olduğu, dolayısıyla diş izinden kimlik tespitine dönük özellikleri tanıya elverir ölçüde içermediği" tespitine yer verildi.

Sonuç olarak eldeki tüm verilerle ağabeyinin kolundaki ısırığın "Yüksel Güran tarafından mı, Narin Güran tarafından mı yoksa kendisi tarafından mı ısırılmış olduğu" hususunda adli tıbbi açıdan kesin bir ayrım yapılamadığının oy birliğiyle mütalaa edildiği raporda kaydedildi.

BAKAN TUNÇ: SORUŞTURMADA SON DURUMU AÇIKLADI

Narin Güran cinayeti soruşturmasına ilişkin son durumu açıklayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, karanlıkta hiçbir şeyin kalmayacağını, şu anda elde edilen deliller, veriler, ifadeler olduğunu, ancak ifadelerde çelişkilerin bulunduğunu anlattı.

Bakan Tunç, elde edilen yeni kamera görüntülerinin TÜBİTAK tarafından incelendiğini dile getirdi.

Bakan Tunç, sözlerinin devamında şu ifadeleri kullandı:

"Yeniden ifadeler alınabiliyor. Bu anlamda soruşturma aşamasında şu anda 12 şüpheli tutuklu, 3 adli kontrol kararı verilen kişi var. 27’si şüpheli, 241’i tanık olmak üzere bu soruşturma kapsamında 268 kişinin ifadesi alındı. Birtakım DNA tespitleri var. Tespit edilen araçlar üzerinde kriminal incelemeler var. Gerek jandarma kriminal laboratuvarları gerekse Diyarbakır ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığımızın elde ettiği veriler var. HTS kayıtları var. Geriye dönük HTS kayıtları inceleniyor. Kim kiminle yoğun görüşmüş ve bunun yanı sıra baz çakışmalar tespit ediliyor. O cinayet mahallinde kimlerin olduğuna yönelik baz istasyonu tespitleri ve baz çakışmalarıyla ilgili şu anda çalışmalar devam ediyor. Birtakım tespit edilen kamera görüntüleri var. Bu kamera görüntüleri dün TÜBİTAK'a gönderildi. TÜBİTAK tarafından bir inceleme yapılıyor. Hem ses hem görüntü anlamında tespit edilen, bazı evlerden elde edilen kameralarla ilgili TÜBİTAK'ta da bir çalışma yapılıyor."