Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra dere yatağında cesedi bulunan 10 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetine ilişkin davada, sanıklar arasında yer alan anne Yüksel Güran, hakim karşısına çıktı. Duruşmanın ilk oturumunda Yüksel Güran, olay günüyle ilgili hafızasında yer edenleri anlattı.
Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra dere yatağında çuvalda cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin haklarında 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanıklar annesi Yüksel, ağabeyi Enes ve amcası Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar'ın yargılandığı davada ilk duruşma başladı.
Sabah saatlerinde başlayan duruşmada, itirafçı Nevzat Bahtiyar’ın ardından Narin Güran’ın ağabeyi Enes Güran hakim karşısına çıktı.
Duruşmada Nevzat Bahtiyar ve Narin’in ağabeyi Enes Güran’ın ifade işlemlerinin ardından verilen aradan sonra annesi Yüksel Güran ifade vermeye başladı. Olay gününü anlatan Yüksel Güran, “Türkçem fazla kuvvetli değil. Sabah 5’te kalktım. Bahçeye gittim. Bamya topladım. 2 oğlum gurbetten gelmişti. Çok sevinçliydim. Enes’in elbiselerini Hediye Güran’a götürdüm. Narin, Enes’e ‘Ağabey bana niye oyuncak almadın?’ dedi. Oğlum, ‘Patron para vermedi’ dedi. Evden çıktığımda telefonum evdeydi. Çocuklar acıktıklarını söyledi. Patates kızarttım. Narin 1’de Kur’an kursuna geç kaldığını, 4’e kadar sürdüğünü söyledi” dedi.
Mahkeme Başkanı, önceki ifadesini tekrarlayarak, evde kimlerin telefonunun olduğunu sordu. Bunun üzerine Yüksel Güran, “Herkesin var. Narin’in yok” dedi. Mahkeme Başkanı’nın ‘Hediye geldiğinde Enes evde miydi?’ sorusuna Yüksel Güran, “Evet evdeydi. Enes ne kadar içerde kaldı bilmiyorum. Sadece akşama doğru Hediye’nin evimden çıktığını biliyorum. Enes telefonda arkadaşıyla konuşuyordu. Ben oğluma ‘Kalk dışarı çık’ dedim. Ne zaman çıktı, bilmiyorum. Hediye ile konuşuyorduk” dedi. Mahkeme Başkanının “Salim ile konuşmanız oldu mu?’ ve “Nevzat’ı gördünüz mü?” sorularına Yüksel Güran, “Hayır, görmedim. Evin içine girdim, evi toparlayıp dama çıktım. Orada yatakları serecektim. Gördüm, Enes arkadaşları ile birlikte evin arkasındaydı. Enes'in yanında Furkan ve İsa vardı. Enes’in içtiği sigaradır, tütündür” yanıtını verdi.
‘KİM ÖLDÜRDÜYSE ALLAH BELASINI VERSİN’
Mahkeme Başkanının “Siz televizyonda ‘Kim öldürmüşse gelsin, bir yere koysun cesedini bıraksın’ demişsiniz. 28 Ağustos’ta saat 19.00'da Enes ile Yüksel’in dizine vurarak geldiği, ‘Kim kızımı öldürdüyse getirin, en azından mezarı olsun’ dediğiniz söylendi” sorusuna Yüksel Güran, “Hayır, yalan yemin ediyorum ki öyle bir şey demedim” dedi.
“Narini sen öldürmedin mi?” sorusuna, “Hayır, yemin ederim öldürmedim” dedi. “Salim mi öldürdü?” sorusuna da “Hayır” yanıtını verdi. “Nevzat mı öldürdü?” sorusuna, “İşte ortadadır. Salim mi kim öldürdüyse Allah belasını versin” yanıtını verdi. “Oğlun Enes mi öldürdü?” sorusuna da “Hayır. Oğlum Enes öldürseydi, kendi ellerimle teslim ederdim” yanıtını verdi.
‘NEVZAT BAHTİYAR’A DÖNÜP, ‘BU İNSAN MIDIR’ DİYE BAĞIRDI
Mahkeme Başkanının “Enes Narin’i öldürdü, erkek çocuk bu coğrafyada önemlidir, kız gitti, erkek oğlum gitmesin diye mi düşündün?” sorusuna Yüksel Güran, “Çocuklarımın günahı yoktur. Hayır, öyle bir şey yok. Enes öldürseydi yemin ederim teslim ederim. Hiç kimse kızımdan daha üstün değildir” dedi. ‘Nevzat iftira mı atıyor?’ sorusuna da “Evet namusuma leke sürüyor. Allah belasını versin” dedi. Daha sonra Nevzat’a dönerek, “Bu insan mıdır” diye bağırdı. Ardından, “Kızıma kefen giydirdiler, namusuma leke sürdüler. Kocam gözümün nuru, hiçbir hatam olmadı. Kocam bana bir gün yüzüme tokat bile vurmadı. Ben sabah 5’te bamya için kalkıyorum. Benim gözüm dışarda olsa o bamya için kalkmazdım. Beni öldürün, Salim’le alakam yoktur. Beni öldürün, namusuma leke sürmeyin. Güranlara leke sürmeyin. Yemin ederim Salim ve Nevzat evimize gelmedi” dedi.
‘NE SALİM, NE NEVZAT EVİMİZE GELMEDİ’
Mahkeme Başkanı, HTS kayıtlarını belirterek, “Bu rapora göre telefonun evdedir. Enes'in telefonu da evdedir. Bir yerde, 15.20'de salim evinize giriyor” diye sordu. Yüksel Güran, “Kesinlikle öyle bir şey yok” dedi. “Nevzat’ın beyanına göre, baz istasyonu da dahil, her dördünüzün evinizde olduğu ortaya çıkıyor” sorusuna da “Kesinlikle ne Salim ne Nevzat bizim eve gelmemiştir” yanıtını verdi. “Salim ile ilişkiniz var mı” sorusuna da, “Hayır, yemin ederim hiçbir alakamız yoktur” dedi.
Mahkeme Başkanı "Kimseye 'Nevzat, Narin’e para veriyor' dediniz mi?" sorusuna;
Yüksel Güran: "Hayır, torununa veriyor diye Narin’e de mi verdi dedim acaba." Cevabını verdi.
Mahkeme Başkanı: "Daha önce yapar mıydı?" diye sordu
Yüksel Güran: "Bilmiyorum." Dedi.
AVUKATLAR YÜKSEL GÜRAN’A SORULAR SORDULAR
Diyarbakır Barosu’ndan avukatlar Yüksel Güran’a sorular sordular.
"Nevzat Bahtiyar’ın evine giderken eşi ile karşılaştınız mı?" sorusuna
Yüksel Güran: "Ben Narin’i arıyordum, o da arkamdan gelip beni teselli ediyordu." Cevabını verdi.
"‘Hanginiz kızımı götürdü?’ diye bir söyleminiz oldu mu?" sorusuna ise Yüksel Güran: "Hayır." Dedi.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren ile Yüksel Güran arasında geçen konuşmalar;
Nahit Eren: "Daha önce böyle bir duruşma gördünüz mü?"
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Ben görmedim, o nasıl görsün."
Nahit Eren devam ediyor: "50’ye yakın baro başkanı da burada. Hepimiz Narin için buradayız."
Yüksel Güran, ağlamalı bir ses tonu ile: "Allah hakkını bırakmayacak."
Nahit Eren: "Senin bir kızın öldü, diğerini öldürdüler."
Yüksel Güran: "Beni de öldürdüler."
Nahit Eren: "Ben senin vicdanına sesleniyorum. Bu dosyayı görüyor musun? Ben otopsisine girdiğimden beri, bu etiketleri evdeki kızlarım yaptı. Narin’in katilleri çıksın diye."
Diyarbakır Baro Eski Başkanı Nahit Eren, Yüksel Güran’a:
"Sen ifadende mor eşarptan bahsettin. O eşarp nerede?"
Yüksel Güran: "İmam buna benzediğini söyledi, ben de emin değildim."
"O eşarp nerede?"
Yüksel Güran: "Şu anda da evdedir."
"Sen nerede buldun?"
Yüksel Güran: "İmam bize geldi, Narin’in üzerinde mor etek ve mor eşarp olduğunu söyledi. Desteden sonra eteği ve eşarbı çıkarttığını söyledi."
Diyarbakır Barosu eski Başkanı Nahit Eren’dan Yüksel Güran’a
"Muhammet ve Enes beraber mi eve geldi?"
Yüksel Güran: "Hayır, Muhammet yanında değildi."
Nahit Eren: "Son kez vicdanına sesleniyorum."
Yüksel Güran: "Yemin olsun, 2 kez geldi."
Nahit Eren: "Yemin etmene gerek yok."
"Saat 15.00’ten önce Hediye nerede olduğunu söyledi mi?"
Yüksel Güran: "Hayır, anlatmadı."
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, Yüksel Güran’a
"Sizin evinizde bir insan kanı bulundu ama kime ait olduğu tespit edilmedi. Merdivenden alınmış. İnsan kanının kime ait olduğu tespit edilemedi çünkü zaman geçti. Merdivenlerde bulunan bir kan örneğini diyorum, taştakini demiyorum."
Yüksel Güran: "Tahir Kaya’nın burnu kanamış, baya kan dökülmüş, hiç haberim bile yoktu o kandan."
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan bir avukat, Yüksel Güran’a sordu:
"Maşallah Güran’ın saat 17.00-18.00 sıralarında gördüğünü söylediler. Siz anne olarak sormadınız mı?"
Yüksel Güran: "Jandarma bana söyledi…" (konuşmasını tam anlayamadım)
Avukat: "Maşallah’ı yanıma çağırdım demiştiniz. Siz sonra sormadınız mı?"
Yüksel Güran: "Maşallah kanıtı olduğunu söylemişti."
Yüksel Güran, Nevzat’a dönerek, "Bu çocuklarımın üzerine atıyor," dedi.
"Yemin ederim, biz görmedik."
Yüksel Güran, Nevzat’a dönerek, "Bu şerefsiz evimize gelmedi" dedi.
"NARİN HİÇ O ARACA BİNDİ Mİ?"
Salim Güran’ın avukatı, Yüksel Güran’a "Narin hiç o araca bindi mi?" diye sordu.
Yüksel Güran: "14 Temmuz’da bindi." Dedi.
"Nevzat hiç senin evine gelir miydi?" sorusuna
Yüksel Güran: "Hayır, Nevzat gelemezdi." Cevabını verdi.
"Nevzat’ın eşi geliyor muydu?" sorusuna
Yüksel Güran: "Allah belasını versin, suları yoktu, her gün gelip su alırdı." Diye karşılık verdi.
Mahkeme Başkanı araya girerek "Yüksel Hanım, ciddi bir husumet yok. Bir de iyilik yaptık diyorsunuz. O zaman özür dileyerek soruyorum, özür diledik diye haberlere düştük ama yine sorayım; ‘Nevzat’ın üçünüzle bir ilişkisi var mı?’ diye sordu.
Yüksel Güran: yine "Hayır." Cevabını verdi.
“NARİN NE GÖRDÜ?”
Mahkeme başkanı: “Narin ne gördü? biz de köy yerinde büyüdük” dedi.
Yüksel Güran son olarak "Narin’in katilini istiyorum” dedi.
Mahkeme Başkanı Yüksel Güran’a bir soru daha soracağını söyledi:
"Narin, görmemesi gereken başka bir şey görmüş olabilir mi? Köy yerinde vakit boldur, biz de köyde büyüdük. Köye yabancı araç gelince takip edilir, dedikodu yapılır. Narin, 5 dakika içerisinde öldürülmeden önce Nevzat’tan ya da Salim’den bir şey görmüş mü?"
Yüksel Güran: "Hayır, hiçbir şey duymadım."