Artan olayların ve evlerini terk etmek zorunda kalan insanların, yakılan ve yıkılan mabedlerin, hiçbir ideoloji ve fikrin umrunda bile değil.
Ölen canlar ve üzerinde kendi menfaatleri için uğraş verilen yıkımlar…böyle mi olmalıydı*
Kendi evinizin içinde yangın varken, dışarıdaki yangına el atmanız çok da kolay değildir. Dışarıdan ve içeriden okunması gereken olaylar, yanlış stratejilerle, düşüncelerle daha da karmaşık bir hale gelir.
PKK'nin aslında dışarıda ki ve Suriye'de ki olaylar konjonktürü ile okumak daha doğrudur. Kazılan hendeklerin hiçkimseye faydası olmadığı ve HDP'nin tamamen oyun dışına atılması, işi daha da karmaşık hale getirmekte.
Ancak kim olursa olsun, bizlerin camiilerini yakanlar, evlerimizi harabeye çevirenler ve mazlumları bu kara kışta, dışarıya mahkum ederek, onları yollara dökenlere lanet etmek haktır.
Aslında olayları dışarıdan okumak daha mantıklıdır.
Irak'ı işgal ederek ülkenin yıllardır bir yıkım yaşamasına ve Suriye'nin bugün içinde bulunduğu bu yıkımın aynı çevreler olduğunu görmek durumundayız.
Sadece Suriye'de yaşananlara bakılırsa, ABD ve koalisyon ortakları ile Rusya, Esad'ın düşmanı değil. Esad'ın iş başından uzaklaştırılması gibi bir dertleri yok.
Daha doğrusu Esad'ın da ABD ve Rusya ile bir sorunu yoktur. Çünkü onlar aralarında anlaşmışlar, istedikleri şekilde at oynatıyorlar.
Suriye parçalandığında Esad'a, ABD ve Rusya'ya düşen yerler şimdiden belirlenmiş. Bura da önemli olan Kürtlerin bu paylaşımın neresinde olduklarıdır.
Oluşacak yeni devletlerin ve ya farklı oluşumların hamisliğini kimlerin yapacağıdır.
Bu bakımdan ülkemizde yaşananlar ile bölgemizde paylaşımın birbirinden bağımsız olduğunu düşünmek doğru bir yaklaşım olmaz.
Ateş yandıkça bizi de içine alır. Ya hepimiz yanarız ya da yanmaktan kurtuluruz. Adil düzen galip gelmeden, bizlerin, tövbediyet ile hakka dönmeden, sömürü düzen kaosu artırmaya devam edecektir.
NOT: EY YAZI, BUGÜN DE ALLAH İÇİN BİRŞEY YAPMADIK, ONCA İNSAN ÖLDÜ BİZ KALAKALDIK…