Siyasi Oyunlar, Ermeniler, Onların Papaları

Tarihi perspektif. geçmiş dönemsel olayların ve günümüz dünyasında siyasi, manevi olarak tartışılan meselelere ayna tutması bakımından bir data görevi görür....

ERMENİLER, SİYASİ ATRAKSİYONLAR, OYUNLAR

Tarihi perspektif. geçmiş dönemsel olayların ve günümüz dünyasında siyasi, manevi olarak tartışılan meselelere ayna tutması bakımından bir data görevi görür. Tarihi bir meselede yorum yapmak için objektif bir arşiv ve belge analizi geçmiş tarih meselelerinin sorunlarına bakmak adına tedavi edici çözüm mantığıdır. Gündem Ermeniler, gündem, 2015 Ermeni tehcirinin 100.yılı…

ERMENİLER VE OSMANLI

Ermeniler Anadolu da Osmanlıdan da önce ontolojik olarak mevcut bir millettir. Marjinalist, milliyetçi, Türk akıllar dışında bunu yok sayan kabul etmeyen mevcut değil. Âma Ermeniler, Bizans imparatorluğu altında yaşayan bir milletti. İstanbul'a giremeyen vize alamayan bir konumdaydı. Nedeni ise Ermenilerin Hristiyan-gregoryen Bizans'ın Hristiyan-Ortodoks mezheplerine bağlı bulunmalarıydı. Mezhepsel farklılıkların ayrıştırılması ve günümüze yorumlanması ayrı bir yazı konusu buna girmeyeceğiz. Fatih İstanbul'u fetih edince gregoryen ve Ortodoks mezhep rahiplerine aynı statüyü verdi. Bu önemliydi çünkü imaj ve itibar bakımından gregoryen mezhebi artılar elde etmişti, bunu sultan Fatih sağladı. Bu zaman tüneli boyunca tarihte hiçbir zaman Osmanlıya karşı ayaklanmadılar ve sadık millet statüsünü aldılar. Osmanlıda bu isim ile anılan başka bir millet mevzu bahis değil. Osmanlı İmparatorluğu'nda 19. yüzyılın sonunda Ermeni toplumundan 22 bakan, 33 milletvekili, 7 büyükelçi, 11 konsolos, 29 paşa ve 11 profesör bulunmaktaydı.

DÜĞMEYE BASTILAR

Peki, ne oldu da bu millet en zor zamanında terminal döneminde Osmanlıya karşı ayaklandı/ayaklandırıldı. Bu sadık millet kendi istekleriyle ayaklanmadı elbet, birileri günümüzde olduğu gibi o dönemde de düğmeye basmıştı. Bugün mottolaşmış sözleri, soykırım. Peki, amaç ne: Soykırımda, yani Türkiye cumhuriyeti soykırımı tanırsa ne olacak. Mesele soykırımı tanıtmak ve mazlum ermeni insanlarının itibarlarını iade etmek değil ki, bunu görmek gerek. Küreselleşen dünyanın oyun kurucularının hamlelerini gören bir göz ermeni meselesinde soykırımı tanımaz. Çünkü samimi değiller ve bu tanımı yaptırarak imaj ve itibar kaybı verdirtmeye çalışıyorlar. Bugün yeni bir dünya kuruluyor güç dengeleri değişiyor. İngilizler, Amerikalılar, Ruslar, Almanlar ve tabi ÇİN; Bu yeni kurulan dünya dengelerinde gücün ve güçlünün adını almaya çalışıyorlar. Dolar-Euro Paritesindeki inişler-çıkışlar bunun en büyük göstergesi. Bu değişen dengelerde Türkiye'de kendi güçlü dengesini oluşturmaya çalışıyor. Ama bugün ermeni meselesiyle Türkiye'yi muhatap ederek bu dengeden söz sahibi olmadan çekilmesini istiyorlar.

PAPA YA CEVAP

Öncelikle papa için şunu söylemeden olmaz: Papanın insanlığı düşünmesi, şeytanın sevap işlemesi gibi bir şeydir, Katolik dünyasının lideri papa 20.yüzyılın ilk soykırım teşebbüsüdür dedi. PAPA herhalde Fransa'nın Cezayir'in kanını içen, soykırım, kasaplarından bi haber. Avrupa'nın göbeğinde Bosnalı Müslümanlara yapılan katliamdan, Vietnam da ki kan emici sülüklerden haberi yok sanırım. Kızılderilileri, siyah derilileri, aborjinleri sistematik olarak nasıl erittiklerinden hiç bahsedilmemiş. PAPA ya. Katolik dünyasına bir önerim var. Önce homoseksüel papazlarının çocuk istismarıyla Nirvana'ya ulaşan, içgüdü problemlerini halletsinler, aksi taktirde mevcut belgeler ve kanıtlar Vatikan'ın imajını tüm dünyada zedelemeye devam edecektir.

Öteki taraftan Ermeni Diasporası yoğun bir şekilde Avrupa da soykırım mottosunu, kabul ettirmek için lobi faaliyetlerini sürdürüyor. 1965 yılında soykırımın 50.yılı münasebetiyle inanılmaz lobi ataklarını arttırmışlardı ve bunu bir uyanış olarak lanse ettirdiler. Ardından gelen kargaşa dönemini hatırlıyor sunuz?

ASALA

1965'te Ermeni soykırımının 50.yıldönümü lobi faaliyetleri sonucu asalıyı ortaya çıkarmışlardı. Asala sistematik bir şekilde Türkiye cumhuriyeti diplomatlarına suikast girişiminde bulunmaya başlamıştı. 41 diplomatımızı konsolide bir biçimde katlettiler. Dünyada 41 diplomatı öldürülen bir ülke mevcut değil. Peki, sormak istiyorum o zaman bir diplomat soykırımından da bahsedilmesi gerekmiyor mu? Örgütler yabancı ülke istihbaratlarının gücünü almadan asla ayakta duramazlar. Asalıyı da kapsamlı bir şekilde destekledir. Belli bir zaman diliminden sonra, kontrol edemez duruma gelince ve Fransa da canlı eylem bombaları patlayınca asalıyı tekrar hücrelerine hapsettirdiler.

TEDAVİ NEDİR

Bugün aslında yapılması gereken çok basit bir olay var. Kafalardaki soru işaretlerini yok edecek basit bir iş. Ermeni hükümeti, emperyalist ülkelerde yıllarca lobi yürüteceğine, Türkiye ile aynı safta yer alması. Maksimalist Paradigma anlayışını bırakarak Ve ortak bir konsensüs oluşturularak yıllar önce bir kardeşlik timsali olan iki milleti tekrar ve yeniden barıştırması. Savaş'ın dili çözüm getirmez sadece oyun kurucuların oyun tahtalarına maşa yapar. Peki, ne yapılmalı?

1-KARŞILIKLI TAZİYE MESAJLARI YAYINLANMALI (TÜRKİYE HÜKÜMETİ BUNU YAPTI )

2-ORTAK BİR GÖZLEMCİ HEYETİ OLUŞTURULMALI

3- TARAFSIZ GÖZLEMCİLER DÖNEMİN ARŞİVLERİNİ AÇMALI

4-TEHCİR DÖNEMİ SIRASINDA ÖLÜM NEDENLERİ OBJEKTİF BİR ŞEKİLDE İNCELENMELİ

5-İDDİA EDİLEN MEZARLAR AÇILARAK KİME AİT OLDUĞU İSPATLANMALI


Evet, bunlar yapılırsa her halükarda, bu karşılıklı kısır döngü bitecek ve gerçekten soykırım olduğu ispatlanırsa o zaman bunu tanımayan bir hükümet, meşruiyetini kaybedecektir. Açık ve net söylüyoruz ki: Bu adımlar atılırsa ve soykırım ispatlanırsa bunu kabul etmeyecek hükümet devrilmeye dahi gidecektir...

NOT: KAFİRLER İSTEMEZSE DE ALLAH MUHAKKAK NURUNU TAMAMLAYACAKTIR…

NOT: BİZ NE KİMSENİN PİYONU OLDUK NEDE YARDAKÇI, TEK HEDEFİMİZ VARDI HAK YOLDA YOLCU….