Ülkemizdede bir çok medya organları nerdeyse Yeni bir yıla girmenin sevinç ve coşkusunu kilitlenmiş durumda. Evlerde, sokaklarda, caddelerde… Noel baba, çam ağaçları, dansözler ve daha neler neler… Hele yeni yıla girmenin coşkusunu hindi katliamıyla beslenenlere diyecek söz yok gerçekten. Her yıl kurban bayramında kesilen hayvanları güya protesto eden sözüm ona entel kesim hayvanlar kesilmesin diye bas bas bağırırken, kesilen üç beş çam ağacı için bütün dünyayı ayağa kaldırırken herne hikmetse, sırf batının kukuşmuş adetine entegre olup taklit etmek uğruna binlerce hindi ve çam ağacı için yeni yıl kutlamaları için çıy çıkmıyor. Neymiş efendim yeni yıla giriyormuşuz.. Yeni girmeyin demiyoruz; girinde müslüman olarak girin. Bir hristiyan adeti olan noel kutlamaları adı altında işlenen günah çirkefliğiyle girmeyin. Yeni yıl eğlence ve kutlamaları adı altında bilinç altımıza empoze edilen bir takım yaptırımlar bizlerin, asıl gaye ve sorumluluğumuzun üstünü örtmesine fırsat vermeyelim. İslam coğrafyasının içinde bulunduğu savaş, anarşi, katliam, açlık, sefalet ve gözyaşının oluk oluk aktığı bir zamanda ne kutlamasını yapıyoruz. Ülkemizin içine sürüklenmek istenildiği kaosun, karanlık güç odaklarının ( israil, ABD, ) maşası haline gelip neyin şerefine kadeh kaldırıyoruz. Allah aşkına. Kuranı kendine rehber edinmiş, üç kıtaya hakim bir ecdadın torunları olarak nasıl buhale geldik. Bir dönüp sormamız gerek..
Neyin sevinci neyin coşkusuysa artık! Yeni bir yıla girmenle başın göğemi erdi. Halbuki geçmişte bıraktığımız bir yıl ömrümüzden bir yılı alıp gitmiştir. Buda gösteriyor ki; dünyada yaşayacağımız zamanın azaldığını yep yeni bir hayata geçeceğimiz zamanının yaklaştığını gösteriyor. Hemde öyle bir hayat ki yaşamış olduğun noel kutlamaların, eğlence ve sefasının bedelini en ağır bir şekilde ödemen gerektiği bir hayat..
Bundan dolayı yılbaşı bizi günah ve masiyet çılgınlığına değil, yavaş yavaş dünyadaki misyonumuzun sonuna gelindiğinden Allaha yaklaşmanın ve ona kul olmanın yollarını aramalıyız. Yeni yıla bu bilinçle girmeli ve geride bıraktığımız yılda yaptıklarımıza değil, yaptıklarımız gerekirken yapmadıklarımıza üzülmeliyiz.
Teessüfle belirtmeliyiz ki noel kutlamaları hristiyan aleminden ziyade sözüm ona Müslüman kesim tarafından kutlanıyor olmasıdır. Bilindiği gibi yılbaşı bir hristiyan bayramıdır. Yani Müslümanlar bu uygulamaları kutlarken aslında bir hristiyan taklidine bürünüyor.
Hiristiyanlar miladi yılbaşını Hz. İsa (a.s) nın doğum yıldönümü olarak kutluyorlardı. Ancak hristiyanlıkla da bir alakası kalmayan yılbaşı kutlamaları noel kutlamalarına dönüşmüştür.
Aslında bu muharraf hristiyanlığın doğurduğu bir bidattir. Yani Hz. isa nın doğum günüyle de alakası kalmamıştır.
Noel babanın portresini süsleyip püsleyip vitrinlere koymak, çam ağaçlarını devirmek, gece kumar, içki ve eğlence partilerini düzenlemek Hz. İsa gibi bir peygamberin yıl dönümü değildir ve olamazda. O'nu yıl dönümünde içkiyle, kumarla, partiyle, haramla anmak o yüce peygamberin yıldönümüne yakışık kalmaz.
Hristiyanlıkta tamamda şu bizim Müslümanlara ne oluyor da günler öncesinden noel hazırlıklarını yapıyor; Kendi dini değerlerinden uzaklaşarak noel kutlamalarına iştirak ediyor.
Allaha teslim olan ve ben müslümanım diyen bir insan gerek yılbaşı gecesinde gerekse başka zamanlarda olsun harama meyletmez. Kuran ve Sünnete ters düşen bu tür davranışlardan uzak durur.
Zira İslam da bu tür uygulamalar yoktur. Dolayısıyla Müslümanların bu tür zamanlarda silkinme ve bu gaflet uykusundan uyanmalıdır.
Yılbaşın da dikkat etmemiz gereken çok önemli bir husus da insanın kısa yoldan zengin olayım düşüncesiyle modern kumar tabiriyle milli piyangodan ikramiye beklemeleridir.
Milli piyango bir kumar çeşididir ve kesinlikle haramdır. Bu dairenin en kötü tarafı da Müslüman bir ülkede Müslüman yöneticilerin elleriyle yürütülüyor olmasıdır.
Sözümüzü burada noktalarken Peygamber Efendimizin (S.A.V) şu hadisini zikretmeden geçmek istemiyoruz. 'Kim herhangi bir gruba benzemeye çalışırsa oda onlardandır.'( Ebu davud) Yeni bir yılın hayatımızı Kuran ve Sünnetle inşa etmemiz temenni ve duasıyla….