Seçim çalışmaları kapsamında Karakaya, basın mensuplarıyla Öğretmen Evi'nde kahvaltı programında bir araya geldi.
Çalışmaları hakkında basın mensuplarını bilgilendiren Karakaya, sürekli halkla iç içe olduklarını, seçim sürecinde bu çalışmaları artırdıklarını söyledi.
Halkın artık hizmeti unuttuğunu belirten Karakaya, projelerini halkın öncelikli ihtiyacına göre hazırladıklarının altını çizdi.
"Belediyenin tüm imkanlarını, memleketimiz için, halkımız için seferber edersek, hiçbir sorun çıkmaz"
Karakaya, "Öyle bir hale gelmiş ki halkımız artık hizmeti unutmuş. Projelerimizi halkımızın ihtiyacına göre hazırladık. Bu projeleri hazırlarken halkımızla istişare ettik. Biz şuna inanıyoruz, yöneticilerin iyi niyetli olması lazım. Bir yönetici, bir idareci nerede olursa olsun, iyi niyetli olması lazım. İyi niyet olursa, güzel işler çıkacağına inanıyoruz. Yönetici insan vicdanlı olacak. Merhametli olacak, halkı için olacak. Belediyenin tüm imkanlarını, halkı için, milleti için, memleketi için seferber edecek. Belediyenin tüm imkanlarını, memleketimiz için, halkımız için seferber edersek, hiçbir sorun çıkmaz." dedi.
"İlk defa halkı siyaset anlamında bu kadar isteksiz gördük"
"Gezdiğimizde öyle isteklerle karşılaşıyoruz ki halkımız adına üzülüyoruz. İçine düştüğümüz hal itibariyle üzülüyoruz." diyen Karakaya, "Müthiş projelerimiz var ama bu projeleri anlatmakta zorlanıyoruz. 21. Yüzyılın Türkiye'sinden, Bitlis'inden bahsediyoruz. 'Çöplerimiz toplansın başka bir şey istemiyoruz.' diyorlar. Yıllardır siyasetin içindeyim. İlk defa halkı siyaset anlamında bu kadar isteksiz gördük. Bunun nedenlerini araştırdığımızda halkın siyasete olan güveninin azaldığını gördük. Niye? Vermişiz, yatırım yapılmamış, vermişiz umutlarımızı kırmışlar, vermişiz hayallerimizi yıkmışlar. Aradan beş sene geçmiş. Dün bir esnaf ziyaretinde vatandaşımız, 'Beş sene önce gelmişlerdi. Şu şu yapılacak demişlerdi. O günden bugüne de onları görmüş değilim.' diyor. Biz halkımıza diyoruz ki bakın derdimiz birdir. Biz de bu vatanın, bu memleketin bir çocuğuyuz. Bir ferdiyiz. Yarın seçim olur. Kazanırız, kaybederiz. O farklı bir şey. Bütün partiler seçimi kazanma odaklı ortaya çıkar. Biz de Allah'ın izniyle diyoruz ki 31 Mart akşamı biz bu ipi Allah'ın izniyle göğüsleyeceğiz. Kendimize inancımız tamdır. Çünkü niyetimiz halistir, inşallah akıbetimizde halis olacaktır, iyi olacaktır."
"Herkes ne kazanıp, kaybettiğini tefekkür etsin"
5 yılın daha heba edilmesine halkın tahammülü olmadığını dile getiren Karakaya, herkesin elini vicdanına koyarak tefekkür etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Karakaya, "Diyoruz ki bakın biz içinde bulunduğumuz bu hal, içimizi yakıyor. Sadece bir siyasetçi olarak değil, bir Bitlisli olarak içimizi yakıyor. Seçim biter. Biz yine sizlerle birlikteyiz. Yine halkımızla birlikteyiz. Derdimiz varsa aynı, kederimiz aynı, sevincimiz aynıdır. Birlikte yaşayacağız, bir yere gideceğimiz de yoktur. Yine buradayız. Aday olarak dördüncü seçimimdir. Ben on yıl önce de adaydım. O gün seçim bitti ertesi gün kalktım esnaf ziyaretini yaptım. Niye? Bu vatandaş bizim vatandaşımız. Bu halk bizim halkımızdır. Faal siyaset yaptığım 10 yıl gitti. Allah rızası için elimizi vicdanımıza koyalım. 5 yılımız daha geçmesin. Bakın bu on yılda neler kaybettik, herkes tefekkür etsin. Bir siyasetçi olarak, bir esnaf olarak, bir gazeteci olarak da değil, bir vatandaş olarak, bir Bitlisli olarak ama bir Bitlis olarak, Bitlis'i seven, memleketini seven, halkını seven bir birey olarak tefekkür edelim. On yılda ne kaybettik, ne kazandık? Eğer kazandıklarımız, kaybettiklerimizin önüne geçmişse iyi yoldayız. Bunun üzerine bir şeyler katmak lazım. Ama eğer kaybettiklerimiz, kazandıklarımızın yanında daha çoksa, düşünmek lazım. Kaybettiklerimizin daha çok olduğuna inanıyoruz." ifadesini kullandı.
"Yapamayacağımız hiçbir şeyin vaadini vermeyeceğiz"
Belediyenin malını halkın hizmetinde kullanacaklarını, asla birilerine peşkeş çekmeyeceklerini ifade eden Karakaya, "Özet olarak diyoruz ki biz geldiğimizde üç şey yapacağız. Halkımıza yalan söylemeyeceğiz. Yani yapamayacağımız hiçbir şeyin vaadini vermeyeceğiz. Ama bir şey vadettik mi inşallah onu yapacağız. Halkımızı aldatmayacağız, kandırmayacağız. Halkımıza ihanet etmeyeceğiz. Bu halka ihanet etmeyeceğiz. Şimdi ihanet kelimesinin üçü açık bir ifadedir. Soyut bir ifadedir. Bunu somutlaştırmak, içine çok şey bırakabiliriz. Yolsuzluktan, arsızlıktan, istediğiniz şeyi bırakabilirsiniz. İhanetten kastımız budur. Niye? Biz orayı Beytülmal olarak görüyoruz. Yani oradaki her bir kuruş 60 bin insanın malıdır. Yaşadığımız hayattan öte bir hayat daha var. Biz onun için bir hazırlık yapıyoruz. Bizim inancımız budur. Biz belediyenin malını hiç kimseye ama hiç kimseye altını çizerek söylüyorum peşkeş çektirmeyeceğiz. Liyakat esaslı hareket edeceğiz. Bundan sonra kaybedecek zamanımız yoktur. Çocuklarımızın yılları çalınmasın, çocuklarımızın geleceği çalınmasın. Biz bunu halkımıza anlatıyoruz." diye konuştu.